Zorunlu Trafik Sigortası Fiyatları 2016 Ne Kadar?
Kamuoyunda zorunlu trafik sigortası olarak bilinen, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nda 2 yıldır üst üste yapılan değişiklikler, son olarak 1 Haziran 2015’te getirilen ek yük, vatandaşın mağduriyetini katlayarak artırdı.
Haziran ayında yapılan bazı yasal değişikliklerle, gider artışını bahane ederek trafik sigortalarında fahiş artışlara giden sigorta şirketleri, yeni araç alan ya da sigortasını yenileyen vatandaşa ağır faturalar çıkartıyor.
FİYATLAR 10 KAT ARTTI
2 yıldır yapılan yasal değişikliklerle 10 kata kadar artan poliçe fiyatları, vatandaşa pes dedirtiyor. 2013’te aynı aracı 100 liraya sigortalayan vatandaşa, şimdi 1000 lirayı bulan fiyatlar çıkartan sigorta şirketleri, gider kalemlerinin artmasını bahane ederek vatandaşın alın terine göz dikiyor. Tavan fiyat uygulamasının olmaması, sigorta şirketleri tarafından aynı araca çok farklı fiyat verilmesine sebep olurken, piyasa fiyatı 5-6 bin lira olan araçlara bile bin liralık sigorta fiyatlarının çıkarılması, vatandaşın yaşadığı mağduriyeti gözler önüne seriyor.
YENİ YASA VATANDAŞA DEĞİL SİGORTA ŞİRKETLERİNE YARADI
Sigorta piyasası uzmanları, yeni şartların çok acele yürürlüğe konulduğunu ve bazı hassas noktalara dikkat edilmediğini belirterek, prim fiyatlarının aşırı yükseldiğini bildirdiler.
KASKOYU SOLLADI
Konuyla alakalı bir açıklama yapan Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, “Serbest tarife sistemine geçişle birlikte sigorta poliçelerinde tüketiciler lehine, vekalete dayalı bir fiyat avantajının olması bekleniyordu. Ancak uygulamada bunun tam tersi oldu. Trafik sigorta poliçeleri, neredeyse araçların kasko sigortasına eşdeğer bedellere çıkmaya başladı” dedi. Trafik sigortasında serbest piyasa sisteminden vazgeçilmesi gerektiğine vurgu yapan Küçük, “Kaskoyu isteyen yaptırır, trafik sigortası eğer zorunlu ise bunun fiyatını devlet belirlemeli” diye konuştu.
SON olarak 1 Haziran’da yapılan değişiklikle gider kalemlerindeki artışları sebep gösteren sigorta şirketleri, yasal denetleme de olmayınca fiyatları katlayarak arttırdı. Vatandaşlardan gelen tepkilere rağmen fiyatlardan herhangi bir değişim yaşanmazken, 2013’te 100 liraya sigortalanan bir araç, şuan bin liraya varan fiyatlarla sigortalanabiliyor.
Kusursuz araç sahibinin aracında meydana gelecek hasar sonucunda oluşacak değer kaybının da dava açılmasına gerek kalmadan, eksper raporuyla karşılanmaya başlaması, sigorta şirketlerinin maliyetini yükseltince, özellikle ikinci el araçlarda Zorunlu Trafik Sigortası primlerini neredeyse kasko primlerine yaklaştırdı. Öte yandan sigorta piyasası uzmanları, yeni şartların çok acele yürürlüğe konulduğunu ve bazı hassas noktalara dikkat edilmediğini belirterek, prim fiyatlarının aşırı yükseldiğini bildirdiler.
SİGORTA ŞİRKETLERİ KENDİ ARALARINDA TARİFE BELİRLİYORLAR
Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Levent Küçük sigorta poliçeleri ile alakalı yaptığı açıklamada, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası’nda, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü tarafından serbest tarife sistemine geçildiğini hatırlattı. “Serbest tarife sistemine geçişle birlikte sigorta poliçelerinde tüketiciler lehine, vekalete dayalı bir fiyat avantajının olması bekleniyordu” diyen Küçük, “Ancak uygulamada bunun tam tersi oldu. Trafik sigorta poliçeleri, neredeyse araçların kasko sigortasına eşdeğer bedellere çıkmaya başladı. Kasko isteğe bağlı sigorta iken trafik sigortası zorunludur. Zorunlu sigorta serbest tarifeye geçince, sigorta şirketleri tamamen teknik açıdan fiyat belirliyorlar. Öncelikle karı düşünüyorlar. Piyasada da rekabet ortamı oluşmadığından trafik sigortası artış gösterdi. Bu olayla birlikte, sigorta şirketleri kendi aralarında tarifeyi belirliyorlar” şeklinde konuştu.
KASKO İLE TRAFİK SİGORTASI BİRLEŞTİRİLSİN TALEBİ
Tüketicilerin yüksek fiyattan kaynaklanan mağduriyetlerinin ortaya çıkmaya başladığını anlatan Küçük, dernek olarak Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünü fiyatları sabitlemeye, tüketicilerin ekonomik çıkarlarını korumaya yönelik tedbirler almaya davet ettiğini bildirdi. Küçük, trafiğe çıkan araç sayısının her geçen gün arttığını, geniş bir tüketici kısmını ilgilendiren bu konu için acil bir çözüm beklediğini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı: “Tüketicilerimizden kasko ile trafik sigortası birleştirilsin talebi geliyor. Böyle taleplere karşıyız. Trafik sigortası karşılıklı üçüncü şahısları koruyan bir sigorta. Trafik sigortası zorunlu olabilir. Bu durum devam etmelidir. Kasko isteğe bağlı olmalıdır fakat trafik sigortasında serbest piyasa sisteminden vazgeçilmeli. Tüketicilerimiz, her bölgeden sigorta şirketleri arasında mukayese yapma şansına sahip değil. Devletin tüketici haklarının korunması adına tedbir alması gerekir. Kaskoyu isteyen yaptırır, trafik sigortası eğer zorunlu ise bunun fiyatını devlet belirlemeli.”
200 LİRADAN 2 BİN LİRAYA
Geçen yıl aracını 200 liraya sigortalayan vatandaşların, yeni yasayla beraber 2000 liraya varan poliçe fiyatlarıyla karşılaşması ortaya çıkan tabloyu gözler önüne seriyor. Araçların yaşlarına bakılmadan tamamının “değer kaybı” kapsamına alınması, sigorta şirketlerinin fiyat artışındaki en büyük bahanesi olurken, vatandaş el yakan fiyatların düşürülmesi için yeni bir yasal düzenleme bekliyor.
SİGORTA PRİMLERİNDE FİYAT KARMAŞASI
Sigorta primlerinde yaşanan karmaşaların sebeplerinden birini de, sigorta şirketleri arasında yaşanan rekabet oluşturuyor. Aracını sigortalatmak için sigorta şirketlerinden fiyat alan vatandaşlar, aynı araç için farklı şirketlerden çok farklı fiyat teklifleri alıyor. Bazı şirketlerin yaptığı teklifler aynı araç için 1500 lira fark edebiliyor. Bir şirket aynı araç için bin lira teklif verirken, başka bir şirket 3 bin liraya varan bir fiyat çıkarabiliyor. Hatta aynı sigorta şirketinin acenteleri bile birbirinden farklı fiyatlar çıkarabiliyor. Acenteler, sigorta şirketlerinden aldıkları primlerden düşerek 50-60 liralık bir indirime gidebiliyor. Farklı bir acente ise müşterisine hediye çeki sunarak teklifini müşterisine cazip kılmaya çalışabiliyor.